İktisat - Ekonomi kategorisinde tarafından
Ocak ve Temmuz ayı başında artan enerji fiyatlarındaki yükselme enflasyonu coştururken, oluşan maaş ermesinin 6 ay sonra o da lütfedildiği palavra seviyesindeki düşük ölçüde telafi edilmesi "Emredildiğin gibi dosdoğru ol" ayeti ile uyumlu mu? İnsanlıkla, vicdanla uyumlu mu? Yüzüne tükürülmesini gerektirmeyecek bir haysiyet seviyesi ile uyumlu mu?

Gerçeğin üçte biri seviyesindeki enflasyon farkını almasına rağmen, pazar artıklarını toplarken kendisinin yılının veya yüzyılının yaşandığı hipnoz ve halüsinasyonundakiler için gayet uyumlu.

Zaten dağıtım bedelinin zammından söz etmeyerek doğalgaza az zam yapıldı algısı oluşturulmuş gerçek zam %38 iken %25 açıklanmış:

Konut Tüketicileri (Evsel Tüketiciler) için 1 Mart 2025 fyatı 5,631275 TL/Sm3

https://www.botas.gov.tr/uploads/dosyaYoneticisi/286295-mart_2025_tarifesi.pdf

2 Temmuz  2025ten itibarense 7,771789 TL/Sm3

https://www.botas.gov.tr/Sayfa/2-temmuz-2025-tarihinden-itibaren-gecerli-botas-dogal-gaz-toptan-satis-fiyat-tarifesi/803

7,771789-5,631275=2,14051TL

2,14051/7,771789=%38

Kimse Botaş'ın sitesine bakmaz, bakanlar hesap yapmaz, ahlak zafiyetteki kötü yönetimin delili olan bitmek tükenmek bilmeyen yalanlara bir yenisini ekleriz.

"Aldatan bizden değildir" sözü bir şey hatırlatıyor mu? Kimlerdensiniz belli değil, ama zannedildiğiniz kimseler değilsiniz.

Olay bu kadar da değil...

Dünyada, 2023'te 100 olan doğalgaz fiyatları 68'e inerken, bizde 217ye çıkmış. Son bir buçuk yılda ise dünyada %30-40 düşerken, %140 zam yapmak.... Ne zaman? Trilyon dolarlık rezerv bulduğunu açıkladığın, seçim öncesi keşfin propagandası için Rus gazını yakarak törenler düzenlediğin, trollerin kapıyı pencereyi açarak kombileri fora etmeyi tavsiye ettiği dönemde... Öyle ki sırf bir sonraki seçimi kazanmak için bir yıllığına doğalgazın 100 liralık bir kısmını halka bedava verirken oluşan maliyeti doğalgaz sıfır lira diye enflasyonu düşük gösterip olması gerekenden çok daha az artırılan ücret ve maaşlardan kat kat fazlasıyla tahsil etmek...

Bu mu örnek İslam ahlakı? Bu kafayla daha ne kadar başta kalınır ve daha ne kadar imam hatip açılır belli olmaz, ama o imam hatiplerden çıkanların mini etekli, deist ve ateist olmasına şaşmamak lazım.

Bütün maksat vatandaşın cebindeki parayı almak... Enflasyon oranı soygunda kullanılan maymuncuk haline gelmiş. Emeklinin emekçinin maaşını ücretini gaspetmek için çevrilen filim fırıldakla tarihin en büyük hırsızlıklarına meşruiyet kazandırılırken soyguna yardım ve yataklık yapılıyor. "Emekli" aylığının adını "yaşlılık" aylığı şekline dönüştürenler ödenen primleri inkar edercesine sadaka seviyesinde bir sosyal yardım hedeflemişler.

Bütün bunların sebebi insanların ilk yanlışa rıza göstermesidir.

İlk yanlış "enflasyon"dur. Enflasyon sebebiyle dönem dönem bütün kayıp iade edilseydi bile telafinin gecikmeli gelişi ile büyük bir zarar içinde olunur. Ama bu bile etmiyor enflasyonu da düşük açıklayıp katmerli soygun yapılıyor.

Cevabınız

Görüntülenecek adınız (isteğe bağlı):
Gizlilik: E-posta adresiniz yalnızca bu bildirimlerin gönderilmesi için kullanılacak.

5 Cevaplar

tarafından
Ne dersen de...

Belki iflas yüzünden, belki acımasız tercihlere rıza gösteren hipnozlu kitlelerin büyüklüğünden...

Değişmiyor.
tarafından
Emekçinin haklarını yok etmek, işçiyi ezmek İslam ahlakına uygun mu?

11 Temmuz 2025'te çıkan habere göre İş Kanununa tabi çalışanlar için haftada bir gün izin zorunlu tutulmakta. Buna karşın TBMM'de kabul edilen kanun ile turizm işçilerinin haftalık izin hakları ise 11 günde 1 olacak şekilde değiştirildi.

Dini değerleri siyasi ticari ve her türlü dünyevi menfaati için kullananlarla, aslında İslam'a inanmayıp sadece insanların bu değerlere saygısını paraya çevirenler arasındaki ayrımı kaç kişi yapabilir? Cehennemde yerleri ayrıdır.
tarafından
İslam'da devlet yönetmenin üç tane temel ilkesi var.  Bunlardan bir tanesi adalet, bir tanesi ehliyet, liyakat, bir diğeri de istişare. Çok temel bunlar.  Adalet nedir? Adalet demek fırsat eşitliğidir. Adalet demek kimseye haksızlık yapmamak demektir. Adalet hak edeni vermek demektir. Adalet devlet imkanlarını herkese eşit şeffaf kullandırmak demektir. Eğer siz devlet imkanlarını kullandırırken illa bu hazineden para alıp verme açısından değil. Devletin verdiği bir izin olur, bir imtiyaz olur, bir lisans olur, bir memuriyet olur, değil mi? Kimseye vermediğiniz bir izni sadece bir firmaya veriyorsanız ve o firma tek başına o işten büyük para kazanıyorsa bu adil değildir. Mesela hiç kimseye izin vermiyorsunuz. Diyorsunuz ki tek bir firma arkadaş sadece sen bu işi yap. Tatlı tatlı para kazan. Rakibin de olmayacak. Kendi başına o sektörde çalışacaksın diyorsanız bu adalet değildir. Dinimizin birinci kuralını, adalet kuralını ihlal etmiş oluyorsunuz. Yolsuzluk adaletsizliktir. Yani bizim devlet sistemimiz değil mi? Hani dini kurallarla yönetilen bir sistem değil. Yani eğer devlet dini kurallarla yönetiliyor olsaydı bugün ülkenin cumhurbaşkanı sanal kumarın oynanması için kendi imzasıyla izin verir miydi? İzin verebilir miydi? Kur'anda kumarla ilgili çok sağlam tartışmaya kapalı ayetler var. Ne deniyor? Ben diyor bir kişiye diyor sanal kumar oynatma izni veriyorum diyor. Öbür tarafta sanal bahis için 6 tane firmaya izin veriyor. Sadece siz oynatın bunu diyor. Kumarda sadece sen oynat diyor. Yani bir de o var. Dolayısıyla yani öyle bir kaygı da yok. Türkiye'de sanal kumar lisansı tek bir firmadadır ve hiçbir bedel alınmadan bila bedel o firmaya bu izin verilmiştir. Rüşvete yolsuzluğa biz ne zaman fetva aldık diyebilir mi mesela?

Devlet kimsenin babasının malı değil. Kimsenin dedesinden miras kalmadı. Bu halk adına bir emaneti yönetmek. Bakın bu çok önemli. Millet adına, halk adına bir emanet var. Bu emanet geçici bir süre için verilmiş ve biz o emaneti yönetiyoruz. Devleti yönetmek bir emaneti yönetmektir. Kendi malını yönetmek değildir. İşte şu andaki iktidarın zihin dünyası kaydı bu tarafa. Yani emaneti yönetirken kendi malını yönetme zihin dünyasıyla artık bu ülke yönetiliyor.
tarafından
Borazan medya ve aykırı sesleri susturacak hukuk desteğiyle halkının karnını doyuramayan bir yönetimin dünyada çok büyük itibar sahibi olduğunu sanacak seviyede cahilleştirilmiş kitle İslam'ı bir değer olarak algılıyorsa onun ahlakına uygunluğu da mesele olarak algılamalı değil mi? En büyük itibarının olduğu varsayılan Türk Cumhuriyetler bile en büyük uluslararası iddian olan Kıbrıs konusunu sıfırla çarpmışsa...

Emekli maaşının alım gücündeki erime, asgari ücretle kıyaslandığında tablo çok fena… “Büyük kriz yılı” olarak anılan 2001’in ertesinde, 2002’de dahi emekli maaşı, asgari ücretin yüzde 147’sine denkti. Yani asgari ücretli 100 lira alırken emeklinin eline 147 lira geçiyordu. Bugün neredeyse yarıya indi. Asgari ücretli 100 lira alıyorsa emekliye verilen 76 lira… Gerçek krizin hangisi olduğu ortada! Vay efendim “zam yapılırsa enflasyon artar” yok efendim “bütçede kaynak yok” gibi gerekçelere yaslanıyorlar. Hadi lan! Zira sığınmacılara harcanan kaynaklar, yandaşlara dağıtılan ihaleler, silinen milyarlarca liralık vergi borçları ve bazı partililerin birkaç yerden maaş alması bütçede bir sorun yaratmıyor… İş emeklilere vermeye gelince ekonomi sallantıya giriyor! Altı ayda bir zam aldığını sanırken gerçekte enflasyon farkının yarısını veya üçte birini alarak birbirine eklenen soygunlarla civciv yemine dönen maaşı ile emeklinin haysiyetini iki paralık etmek islam ahlakına uygun mu?

Açlık sınırı altında gelire izin vererek nesillerin evlenememesine, çocuk sahibi olamamasına, karnını doyuramamasına, ev bulup barınamamasına sebep olmak mı İslam ahlakı?

Hipnozlanarak düşünme kabiliyeti ortadan kaldırılmış bir kısım oy verenin açlıktan kafası çalışmaya başlar korkusu bile yoksa neye güveniliyor?

Yunanlar, İsrail'e askeri sevkiyata karşı sokağa çıktı. Yunanistan'da, İsrail'e askeri amaçla kullanılacak demir çelik götürecek gemiye karşı eylem düzenlenirken en büyük ticari partner olmayı dert etmemek İslam ahlakına uygun mu?

Turizm sektöründeki çalışanların haftalık izni, 10 günlük mesai sonrası devreye girecekse, emekçinin haklarını gasp etmek, modern kölelik alt yapısını sağlamak İslam ahlakına uygun mu? Din, sana çalışanı ezebildiğin kadar ez, sömürebildiğin kadar sömür, köleleştir, iş kazası adı altında her gün çalışan ölümlerini normalleştir mi diyor? Diyorsa İslam'la şereflenmek için acele et, çünkü firavun bile ölümünü erteleyemedi.

Para için bebeklerin öldürülmesine zemin hazırlayan sistemi denetlememek, otel yangınlarında onlarca kişinin yanarak ölmesine yol açacak sistemsizliğe 2025 yılında bile izin vermiş olmak, 50 binden fazla insanın ölümüyle sonuçlanan imar düzenini, sorumsuzluklar düzenini seyretmek veya o düzenden istifade etmek islam ahlakına uygun mu?

Bütün bunlar İslamsa, bunun için destek verenlere sormak lazım: "İslam olmayan ne?"
tarafından

"Gılle Yuğallü" Ne Demektir?

"Gılle yuğallü" veya tam haliyle "men gılle yuğallü şey'en" (مَنْ غَلَّ يَغُلُّ شَيْئًا), Arapça kökenli olup, hırsızlık, yolsuzluk, hainlik, emanete hıyanet etme ve özellikle ganimetten (savaşta elde edilen mallardan) veya kamu malından gizlice bir şeyler aşırıp zimmetine geçirme anlamlarına gelir.

Bu ifade, Kur'an-ı Kerim'de ve Hadislerde geçen bir konuyu işaret eder ve özellikle şu ayetle ilişkilidir:

Al-i İmran Suresi, 161. Ayet: "Hiçbir peygamberin ganimetten bir şeyi gizleyip zimmetine geçirmesi (gılle yuğallü) söz konusu olamaz. Kim böyle bir şeyi zimmetine geçirirse, kıyamet günü zimmetine geçirdiği şeyle birlikte gelir. Sonra herkese kazandığı eksiksiz ödenir ve onlara asla haksızlık edilmez."

Bu ayet, İslam'da kamu malına hıyanet etmenin, yolsuzluğun ve hırsızlığın kesinlikle yasak olduğunu ve bunun ahirette çok ağır bir sorumluluğu olduğunu açıkça belirtir. Ayet, Peygamberlerin bile böyle bir şey yapamayacağını vurgulayarak, bu konudaki hassasiyetin en üst düzeyde olduğunu gösterir.


İslam'da Kamu Malına Hıyanet ve Hırsızlık

İslam hukuku, kamu malının korunmasına büyük önem verir. Çünkü kamu malı, tüm Müslümanların hakkıdır ve devlete (Beytülmal'a) aittir. Bu nedenle:

  • Zimmetine Geçirme (Ğulûl): Özellikle devlet hazinesinden, ganimetten veya kamuya ait herhangi bir yerden gizlice mal çalmak veya zimmetine geçirmek büyük günah sayılır ve ağır bir suçtur.

  • Hırsızlık (Sırka): Genel anlamda başkasının malını gizlice almak da İslam'da yasaktır ve belirli şartlar altında cezası (had cezası) vardır. Kamu malından hırsızlık da bu kapsamdadır ve daha da ağır bir vebal taşır.

  • Emanete Hıyanet: Kamu görevlisinin kendisine emanet edilen malları veya yetkileri kişisel çıkarı için kullanması da emanete hıyanet olarak değerlendirilir.

...